Tuesday, January 5, 2010

Perfect wake up



Bundan 10 yıl öncesine kadar, oteldeki odamızdan resepsiyonu arayıp uyandırma verirdik. Günümüzde cep telefonunun da yaygınlaşması ile bu ihtiyaç yavaş yavaş kaybolmaya başladı.Zaten işin özünde de oda telefonun çalması sevimsiz bir durumdur.Mecbur kalmadıkça kimse telefonun sesini duymak istemez. (Hele bir de berbat bir melodisi varsa, çıldırtabilir.)
Şöyle bir düşünelim : Saat 04.30 de ,kulağımıza 50 santim mesafede bir telefon çalıyor. Otomatik uyandırma ve yahut resepsiyonistin soğuk sesi ile karşılaşıyoruz ya da telefonu kaldırıp konuşmadan kapatıyoruz.
Seçeneklerin her ikisi de ilk etapta negatif hisler uyandırır.Çünkü daha önce duymadığımız bir ses ile hiç alışık olmadığımız bir odadayızdır .
Cep telefonları ,otellerin beceremedikleri bu servisin yükünü azaltmıştır.İstediğimiz melodi ile uyanma şansımız var .Bununla beraber uyandırma servisi hala bir inovasyon alanı olabilir.
Cep telefonlarından daha iyi servis vererek yapabiliriz.
Hatta ve hatta misafiri, evinde ki uyandırılma seremonisinden bile daha iyi bir uyandırma garantisi ile!
Link teki çalar saat , bu iş için tasarlanmış harika bir araç.Uyanmak istediğiniz ısık seviyesi veya ayarlanabilir ışık/dakika süreci , farklı melodiler (kuş sesleri,okyanus,.v.s), uyandırma başlamadan önce sizin tercih edeceğiniz kokuların odayı sarması …
Bu servis ''Perfect Wake Up'' hissini verebilir.Uyku konusunda hassas olan kişiler bu servis için para harcar mı? Muhakkak harcar .
Saşırtıcı, ilgi çekici ,hayallare hitap eden servisler çok konuşulacaktır.Bu veya benzeri ürünler ile misafirlerimize mükemmel bir uyandırılma hissi yaşatabiliriz.
Link: Hammacher Schlemmer

Monday, January 4, 2010

P.O.Y.D


P.O.Y.D nedir ne olmalıdır ?


1992 yılında Antalya'da kurulan Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği ;müdür statüsündeki 200 aşkın üyesi ile Türk turizmine katkıda bulunan bir dernek.
Üniversite yıllarımda iken , gelecekte içinde bulunmak istediğim bu dernek ; iyi niyetli ama değer üretmeyen , zayıf ve durgun hali ile beni hayal kırıklığına uğratıyor.Sayın Şimşek in turizm basınına verdiği beyanlar muhakkak ki önemli ve değerli .Bununla beraber,P.OY.D un elle tutulur bir yenilik yaptığını söyleyemem.
İnternet sitesindeki faaliyet raporuna baktığımızda ;her ay gerçekleşen geleneksel yemekli toplantılar ve arada bir verilen seminerler dışında pek birşeye rastlanmıyor maalesef .
Bir dernekten fazla bir şey beklememek gerektiğini düşünebiliriz, bununla beraber eğer adının başında Profesyonel kelimesi varsa ve 200 müdür bu derneğe üye ise, ben şunu sorarım:
Ne üretiyorsunuz ?
P.OY.D, kuruluşunda belirlediği misyona uygun olarak hareket etmelidir.O misyon :''Otelcilik sektöründe, profesyonellik olgusunu ve kendisini her gün bir önceki güne göre geliştiren, ekibini eğiten, yetiştiren, kuvvetli insanlarla çalışmaktan korkmayan yönetici olmak ve üyelerimiz arasındaki mesleki yardımlaşma ve dayanışmaya katkıda bulunmak; sektörün ve yöneticinin sorunlarına uygun ortak çözümler aramak; "yönetici"nin sektördeki gerçek rolünü ve değerini bulmasını sağlamaktır.''
Eğer her yıl 50 milyon turist istiyorsak,P.O.Y.D da üzerine düşeni görevi yapmalıdır .
Ek: İlk iş olarak, logo değişikliğini tavsiye ediyorum